21 Aralık 2008 Pazar

2009 YILI YATIRIM INDIRIMI UYGULAMASI

2009 YILINDA ORTADAN KALKACAK OLAN DEVREDEN YATIRIM İNDİRİMLERİNİN MÜKELLEFLER AÇISINDAN DOĞURACAĞI SONUÇLAR

I- GİRİŞ

Gelir Vergisi Kanunu’nun “Ticari ve Zirai Kazançlarda Yatırım İndirimi İstisnası” başlıklı 19. maddesinde yer alan yatırım indirimi müessesesi getiriliş amacına hizmet etmediği, mükelleflerin vergi ödememek için gereksiz yatırım kararları aldığı ve bunun da kaynak israfına neden olduğu gerekçesiyle, 08.04.2006 tarihinde Resmi gazetede yayımlanan 5479 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile 01.01.2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlükten kaldırılmıştır.
Mükelleflerin devreden yatırım indirimi tutarları ile ilgili istisna uygulamasına ilişkin olarak geçiş hükümlerini düzenlemek amacıyla GVK’na Geçici 69. madde ilave edilmiştir. Yatırım indirimi istisnasından yararlanma hakkı GVK’nun Geçici 69. maddesi ile 2006, 2007 ve 2008 yılları kazançlarıyla sınırlandırmıştır.
Bu yazımızda, yatırım indirimi istisnası hakkını kullanan mükelleflerle ilgili 2009 yılında oluşacak sorunlar hakkında görüşlerimizi aktarmaya çalışacağız.


II – YATIRIM İNDİRİMİ İSTİSNASI UYGULAMASI
Yatırım indirimi istisnası, Gelir Vergisi Kanunu’nun “Ticari ve Zirai Kazançlarda Yatırım İndirimi İstisnası” başlıklı 19. maddesinde düzenlenmiştir. Yatırım indirimi istisnası, bilanço esasına göre tespit edilen ticari veya zirai kazançlara uygulanır. Diğer bir ifade ile İşletme Hesabı Esası veya Basit Usulde tespit edilen ticari veya zirai kazanca yatırım indirimi istisnası uygulanması mümkün değildir.
Mükelleflerin bilanço esasına göre tespit edilen birden fazla şahsi işletmesi varsa, yatırım indirimi "ticari kazançlar toplamına" uygulanacaktır. Ancak, bilanço esasına göre tespit edilen hem ticari hem de zirai işletmesi olan bir mükellefin ticari faaliyeti ile ilgili olarak yaptığı yatırımdan dolayı hak kazandığı yatırım indirimini, zirai faaliyetinden sağladığı kazançtan indirmesi mümkün değildir.
Kurumlar vergisi mükellefleri uygulamaya hak kazandıkları yatırım indirimini kurum kazancından indireceklerdir. Kurumlar vergisi mükelleflerinin yatırım indirimi uygulanacak kazançlarının tespitinde, kazancın türü bakımından herhangi bir ayırım söz konusu değildir. Yatırım indirimi istisnasından yararlanacak mükellefler arasında tam mükellef-dar mükellef ayrımı da yapılmamıştır.
Yatırım indirimi uygulamasına, yatırımın konusunu oluşturan aktif değerlere ilişkin harcamaların yapıldığı takvim yılından itibaren başlanılır ve indirimden yararlanılacak tutara ulaşılıncaya kadar devam olunur.
Bu uygulama bakımından "harcama", yatırım indirimine konu iktisadi kıymetlere ilişkin bedelin ödenmesi ya da borçlanılması, bu iktisadi kıymetlerin işletmenin aktifindeki herhangi bir hesaba kaydedilmesi ve iktisadi kıymetlere yatırımcı tarafından tasarruf edilebilir duruma gelinmesi anlamına gelmektedir.
GVK’nun 19. maddesinde yatırım indirimi istisnası 4842 sayılı Kanun ile yeniden düzenlenmiş ve bu kapsamda yatırım indirimi uygulamasında, teşvik belgesi alma zorunluluğu kaldırılmış, bölge ve sektör ayrımına dayalı farklı yatırım indirimi oranı uygulamasına son verilmiş ve yatırım indirimi oranı % 40 olarak belirlenmiştir.
GVK’na 4842 sayılı Kanun ile ilave edilen Geçici 61. Maddesine göre, 24.04.2003 tarihine kadar teşvik belgesi almak üzere müracaatta bulunmuş olan mükelleflerin, bu yatırımlarını 24.04.2003 tarihinden önce geçerli olan hükümler çerçevesinde tamamlayabilmelerine ve daha önceki dönemlerde hak kazandıkları ancak ilgili yıllarda kazançlarının yetersiz olması dolayısıyla indiremedikleri istisna tutarlarını kullanabilmelerine olanak sağlamak üzere yapılmıştır.
Yatırım indirimi istisnası haklarını 24.4.2003 tarihinden önceki düzenleme yönünde kullanan mükellefler, yatırım teşvik belgesinde belirtilen oran üzerinden yatırım indirimi istisnasından yararlanacak, ayrıca yatırım indiriminden yararlanan tutar üzerinden geçici 61. maddenin ikinci fıkrası hükmü gereğince % 19,8 oranında gelir vergisi tevkifatı yapacaklardır. Yatırım indirimi istisnasından yararlanan kazançlar üzerinden yapılan tevkifat müteakip yılın Nisan ayı Muhtasar Beyannamesi ile beyan edilecek ve tahakkuk eden vergi yasal sürede ödenecektir.
Mükelleflerin ilgili yıl kazançların yeterli olmaması nedeniyle ertesi yıla devreden yatırım indirimi endekslemeye tabi tutulabilecektir. Yatırım indiriminin endekslemesinde süre sınırlaması bulunmamaktadır. GVK’nun 19. maddesinde, 5024 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle, endekslemede yeniden değerleme oranının yerine toptan eşya fiyat endeksinde meydana gelen artış oranı esas alınmıştır. Enflasyon düzeltmesi uygulanmayan dönemlerde GVK’nun 19. maddesinin 2. bendi uyarınca, yatırım harcamalarının yapıldığı yıla ilişkin vergi matrahının tespitinde, kazancın yetersiz kalması nedeniyle dikkate alınamayan istisna tutarı izleyen dönemlerde Devlet İstatistik Enstitüsü Toptan Eşya Fiyatları Genel Endeksinde meydana gelen artış oranında endekslenecektir.
Ancak 24.04.2003 tarihinden önce yapılan müracaatlara istinaden düzenlenen teşvik belgeleri kapsamında yapılan harcamalar eski hükümlere tabi olacak, dolayısıyla kazancın yetersiz kalması nedeniyle dikkate alınamayan istisna tutarı, izleyen dönemlerde yeniden değerleme oranı ile değerlenecektir.
GVK’nun “Ticari ve Zirai Kazançlarda Yatırım İndirimi İstisnası” başlıklı 19. maddesi, 5479 sayılı kanunla 01.01.2006 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlükten kaldırılmıştır. Buna bağlı olarak mükelleflerin yararlanamadığı yatırım indirimi tutarları ve devam eden yatırım harcamaları ile ilgili istisna uygulamasına ilişkin geçiş hükümlerini düzenlemek amacıyla GVK’na Geçici 69. madde ilave edilmiştir. Yatırım indirimi istisnasından yararlanma hakkı GVK’nun Geçici 69. maddesi ile 2006, 2007 ve 2008 yılları kazançlarıyla sınırlandırmıştır.



III- SONUÇ VE DEĞERLENDİRME
Yıllardır uygulanmakta olan yatırım indirimi istisnası, 5479 sayılı kanunla 01.01.2006 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlükten kaldırılmıştır. Mükelleflerin geçmişten gelen ve yararlanamadığı devreden yatırım indirimi tutarları ile ilgili istisna uygulamasına ilişkin olarak geçiş hükümlerini düzenlemek amacıyla GVK’nun Geçici 69. maddesi düzenlenmiştir.
Mükelleflerin yatırım indirimi istisnası kullanma hakları, GVK’nun Geçici 69. maddesi gereğince 2006, 2007, 2008 yılları ile sınırlandırılmıştır. GVK’nun Geçici 69.maddesine uygun olarak yatırım indirimi istisnası haklarını kullanan mükelleflerin devreden yatırım indirimleri 2009 yılından itibaren ortadan kalkacaktır. Bu nedenle söz konusu mükellefler, 2009 yılından itibaren geçici vergi dönemlerinde vergi ödemesiyle karşı karşıya kalabileceklerdir. Ortaya çıkacak vergi ödemeleri, daha önce kazanılmış yatırım indirimi hakkı olan firmaları finansal olarak zor duruma sokacak ve içinde bulunduğumuz dönemde büyük olasılıkla idareye karşı borçlandıracaktır.
Mükelleflerin bugüne kadar yapılan yasal düzenlemelerde devreden yatırım indirimi hakları korunmuştur. Mevcut devreden yatırım indirimi haklarının 2009 yılı ve sonraki dönemlerde korunması da müktesep hak bakımından anayasanın bir gereğidir.
Mükelleflerin hak kaybına uğramaması yanı sıra küresel mali kriz nedeniyle mevcut ortamda yaşanan ekonomik sıkıntılar göz önünde bulundurularak; yatırım endekslemesi uygulamasının kaldırılması ve mevcut devreden yatırım indirimlerinin tamamının kullandırılmasına imkân sağlayacak biçimde geçiş süresinin uzatılmasının ekonominin canlanma dönemine kadar finansal yönden mükellefleri rahatlatacağı şüphesizdir.